Cameron ve Muhafazakar Parti’nin seçim programı tamamen ‘büyük toplum’ fantazisine dayanıyordu. Şimdi bu ‘büyük toplum’ fantazisi bir de liberal demokrat aşı olunca iyice yüzü gözü ortaya çıktı. Büyük toplumun bakanlar ve diğer muhafazakarların konuşmalarından anladığım kadarıyla temel mesajı “biz aradan çekiliyoruz, vatandaş kendi arasında kozlarını paylaşsın”.
Blair zamanında da benzer tavırların ipuçları vardı. Devletin görevlerini topluma havale etme herhalde krizdeki hükümetlerin ortak fantazisi. Suç oranlarını azaltmanın yolu, güvenlik tedbirlerini azaltmak ve hapishanelerin kapasitesini azaltmaktan geçiyor. Bilumum anekdottan çıkarabileceğimiz sorular ve cevaplar şöyle:
–          Ne yapacağız?
–          Büyük toplum olarak birbirimize sahip çıkacağız.
–          Evimize hırsız girse?
–          Kanun değişecek ve hırsızı vurursak sorun olmayacak.
–          İşsiz kalsak?
–          Dileneceğiz ve ‘büyük toplum’ kendi arasında halledecek.
–          İşten atılacaksak ve grev yapıyorsak?
–          ‘büyük toplum’ sizin işinizi ücretsiz yapacak.

Bu haftanın benim açımdan en çarpıcı iki fotoğrafı dilenci ve grevcilerdi.
İlk fotografta Londra belediye başkanı Boris Johnson bisikletiyle durmuş bir dilencinin eline 1 sterlin bırakıyor. Büyük toplumun gelir eşitsizliği, işsizlik ve yoksullukla mücadelesindeki en kritik model bu! (Bu arada şu Londra’nın Türk belediye başkanı safsatasını da bırakalım artık. Tamam ben de yazdım öyle adamın dedesinin Ali Kemal olduğunu falan ama şakaydı hepsi. Hiç önemi yok tabii ki ama Alexander Boris de Pfeffel Johnson adında bir Türkle hiçkarşılaştınız mı?)
Muhafazakar medya (artık muhafazakar olmayanı kalmadı sanıyorum) sürekli Londra’nın krizden ve kemer sıkma politikalarından kötü etkileneceğini yazıp, söyleyip duruyor. Alttan alta bizi hazırlıyorlar. Kriz bitmişti hani? Şimdi yeni tarih 2014! Bu dilenci manzarası herhalde yaygınlaşacak. Belki de olimpiyatlar için bir hazırlık bu! Yan kesici eğitimlerine de başlanır yakında.
Boris ve muhafazakarların bir büyük toplum icraatı da geçen haftaki metro çalışanları grevi ile oldu. Salı günü istasyonlara gidenler karşılarında ‘büyük toplum’u gördü. Büyük toplum grev kırıyordu. Muhafazakar partinin Boris gönüllüleri Boris Bisikletlerine atlayıp yardıma gelmişler. Metro istasyonlarında çalışan yaklaşık 800 kişinin işten çıkarılması gündemde. Grevler devam edecek ve ilk raundun sonunda Boris’in büyük toplumu fena çalışmadı ama yine de işten çıkarmaların olmayacağını söylemek zorunda kaldı. En azından olimpiyatlara kadar.
Ama bu hafta hepimiz büyük toplumu biraz daha yakından tanıdık. Büyük toplum her zaman arkamızda. Hafif bir dalgınlığa düşsek girişecek.
Neyse büyük toplumdan bildirmeye devam edeceğim. Siz şimdi gidip vatandaşlık ya da insanlık görevinizi yapın ve refere olun. Sonuçta hakemlik şansı öyle sık gelmiyor. En son fırsat geldiğinde ezici çoğunlukla darbeye darbecilere ve onların her bir şeyine eyvallah demiştiniz. Bu kez eyvallah seçeneği yok.
İyi pazarlar ve bol şanslar.

* This article was first published in BirGun: http://www.birgun.net/haber-detay/buyuk-toplum-12148.html
** İbrahim Sirkeci Londra Regent’s Üniversitesi’nde Ulusötesi Çalışmalar ve Pazarlama Profesörü olarak görev yapmaktadır.

By Ibrahim Sirkeci

Ibrahim Sirkeci is Professor at Regent's University London and writes a weekly column for BirGun daily newspaper.

Instagram
LinkedIn
LinkedIn
Share
YouTube
YouTube
RSS
Follow by Email
%d bloggers like this: